İnsan olmak zor zanaat bu devirde. İnsan olmayı başarabilmek ve bunun anlamını bilmek daha ilk günden. Hırsların esaretinden uzak yaşamak doyasıya hayatı. Dört odacıklı bir uzvu salmak savurmak hesapsızca. Kopmak, kaybolmak en serserisinden, ama fütursuz olmamak..
Sevmek herkesi her şeyi en masumundan.. anlamak ve bilmek yanında duranı.. kasapsızca kurban olmak iyiye dair ne varsa.. her sofrada her tabakta aile olmak yeniden… zirve yapmış ıraklarda bulmak dostunu.. anmak ve yad etmek kanından olmayan kardeşini..
Yürümek bir ağaçlı yolda.. her bir yeşilin anlamak dilinden.. bülbüllere yaren kargalara saf olmak.. ön yargısız ve dimdik..
Çarpmalı tam da iman tahtana mavinin en hırçın çocuğu.. bir dağı kaf bir dağı kaz bilmek ciğerlerinde.. korumak en yücesinden bir solukta..
Vee… bir adam sevmek en hasından..
Hayatı yeniden anlatan bir adam sevmek.. her zaman dilimini yetersiz kılan bir adam sevmek..
Kütüphanenin tozlu raflarında yıllanan bir bilge öğüdü misali, okumak ve susmak derince gözlerini..
Yaradılışında ne varsa kadınlığını ayrı tutan, muammalarda yitirdiğin ruhuna dokunmak yeniden..
Yarı ölüm anını sonsuza ulaştırmak yeniden..
Her nefeste doğmak yeniden ve her hasrette ölmek gibilerinden bir sevdaya tanık olmak.. yetememek duygusuyla kuş misali çırpınmak gece gündüz..
Doyumsuzlaşmak sevmeye sevilmeye..
Onu tam yapan senken, onsuz hiç olmak..
Sırf kıskanmasın diye toplamak çiçekleri bir kutuda..
En kuytularda bile ışığın olan bir adam sevmek…
Ben ve sen toplarken eşyaları biz olmaya merhaba demek…
Çırpınmak karanlıklarda.. prangalanmak yasaklarda..
Haykırmak avaz avaz bir şarkıyı lal olmuş dillerle..
Sana seni anlatan sana seni yaşatan bir adam sevmek…
Eskimeyen düşünceleri yenileştirmek..
Mucizeye tanık olur gibi izlemek yüzünün her kıvrımını..
En bilindik ama en şaşırtan bir melodi lezzetinde dinlemek o çılgın kalp atışlarını..
Bir göğüste uyumak ve bir sıcak kolda uyanır bulmak kendini..
Dipsiz kuyulardan el sallayan yalnızlığında gülümsemek hayata…
Mum ışığında mehtabı seyretmek..
Ve bilmek mateminde aydınlanan bir sevgiyle harmanlandığını..
Tam ortasından vurmak aşkı…
Gece ve gündüzün eşitsizliğinde paralellenmek bir çizgide…
Karlı dağ misali güven veren bir adam sevmek..
Kendi kokunda onu bulmak..
Teninde müebbete mahkum bir can olmak…
Tüm düşüncelerini reddedercesine hayal kurmak..
Mantıkla vedalaşmak, hasretle kucaklaşmak sevinçle..
Toprak kokulu bir adam sevmek..
Köklerini içinde barındıran, can suyunu bir buseye eşdeğer tutan bir adam sevmek..
Ellerinde büyümek..
Her filizinde kurumuş yapraklarınla sevilmek…
Güne bakan misali güneşine çevirmek yüzünü her fırsatta..
Vazgeçmek hırpalanmış kirli bir dünyadan..
Sana yeni bir dünya kurduracak gücü keşfettiren bir adam sevmek…
Bulutlandıran bakışlarda yağmuru izlemek…
Bir gelinciğe merhaba demek…
Papatyanın sadeliğinde yeniden şekillenmek…
Kelime ve cümlelere düşman ettiren, yetersizliğe çaresiz bırakan bir adam sevmek…
Yazılan, anlatılan, yaşanan ne varsa hepsini en baştan kabul etmek…
Bir hatun bünyesinde delikanlıca bir adam sevmek…
Tüm renkleri ve tüm renksizlikleri, ufkunu açan bir edayla kucaklayan bir adam sevmek…
Dağlamak ciğerlerini…
Dizginlemek deliliklerini…
Konuşturmak asaletini hislerinin, hem de en makamından..
Bir adam sevmek…
Ve anlamak..
Gökkuşağında avuçlanan mutluluğun sebebini.."